Mutfakta Aşk Var

“Dolunay”, Özge Gürel ile Can Yaman’ı bir araya getirdi.
Giriş Tarihi : 05.07.2017 - 10:45
Güncelleme Tarihi : 05.07.2017 - 10:45
Mutfakta Aşk Var

 “Dolunay”, Özge Gürel ile Can Yaman’ı bir araya getirdi. Yapımcılığını Yağmur Ünal’ın üstlendiği dizi, bir işadamı ile evine aşçı olarak aldığı genç kadın arasında doğacak aşkı ekrana taşıyacak. Dizinin detaylarını Hürriyet'e anlattılar...

“Dolunay” başladı, hayırlı olsun diyelim. Bu sıcaklarda sette çalışmak zorluyor mu size?
Özge Gürel:
Teşekkürler. Evet, gerçekten çok zorlanıyoruz. Kapalı mekanlarda çalıştığımızda klima, vantilatör gibi soğutma cihazları kullanamıyoruz. Ama terledikçe de makyajımız akıyor, saçımız bozuluyor. Kostüm de değiştirmemiz gerekiyor. Sıcak bizi yavaşlatıyor yani. “Sıcaklar daha da artacak” diyorlar. Motivasyonumuzu düşüren bir durum bu, çünkü sıcağı ve terlemeyi düşündüğünden role odaklanamıyorsun.

Can Yaman: Aslında en çok zorlanan benim, çünkü herkes tişört giyerken ben takım elbiseyle çekim yapıyorum. Bir de çekim yaptığımız ev, uçakların geçiş bölgesinde. O ses yüzünden bir sahneyi 7 saatte çektiğimiz oldu. Bu anlamda çok zorlanıyoruz.

Mutlaka sizin için de zordur ama kadınların daha fazla zorlandığını düşünüyorum ben...
Özge Gürel: Evet, makyaj sıkıntı yaratıyor terledikçe.

Hiçbir önlem alamıyor musunuz bu durum için peki?
Özge Gürel: Uçaklar için bir önlem olmuyor. (Gülüyor) Terlemeyle ilgili de çekim aralarında hava almaya serin bir yere çıkıyoruz. İlk bölümü çekerken çok özenli davrandığımız için de zorlanıyoruz biraz.

Can Yaman: İlk bölüm her zaman zordur zaten. Karakteri oturtmaya, ekip arkadaşlarını tanımaya çalışırsın. İlk bölümlerin 1 ayda çekilmesinin sebebi de bu galiba...

DENİZ, KUM, GÜNEŞ SEVEN BİRİ DEĞİLİM
Yaz dizilerinde oynayanlar, tatil yapmamaktan da yakınır. Siz tüm bunları düşünerek teklifi kabul etmekte tereddüt yaşadınız mı?
Özge Gürel:
Sadece yaz değil, kış ayında da zorlanıyorsun. Ben kendimi çalışmaya hazır hissediyordum bu diziden teklif geldiğinde. Ayrıca tatilimi yazın yapmak zorunda değilim. Zaten deniz, kum ve güneş seven biri değilim. “Hazır hissediyorum, enerjim de yerinde, neden çalışmayayım?” dedim.

Can Yaman: Ben hiç ara vermedim. “Hangimiz Sevmedik” dizisi final yaptıktan hemen sonra “Dolunay”a başladım. Ama bu yaşta çalışmayacağız da ne zaman çalışacağız? Zaten tatilin fazlası bana yaramıyor. 10 günden sonrasını istemiyorum.

Peki bir oyuncu için peş peşe dizilerde oynamak, tüketici bir durum değil mi?
Özge Gürel: Evet, sermayeden yemeğe başlıyorsun çünkü. Nerede duracağına karar vermen gerekiyor. Ben o konuda gerekli arayı verdiğimi düşünüyorum. “Kiraz Mevsimi” ve “Yıldızlar Şahidim” dizisinden sonra bir film yaptım, arada çok fazla boşluklarım oldu. Tabii bu biraz enerjine de bağlı. Can’ın yaptığı gibi üç sezon arka arkaya çalışırsam ve hâlâ enerjim varsa devam edebilirim.

Can Yaman: Hayatınızı ona göre organize ettiğiniz zaman çok sorun olmuyor. Mesela Ferit karakterinin evi Bebek’te, benim de Bebek’te avukatlık bürom var. Setim olduğu zaman orada kalıyorum. Böylece trafik sorunu da yaşamıyorum.

NAZLI KARAKTERİ BANA ENERJİ VERİYOR
Gelelim dizide canlandırdığınız karakterlere. Hangi rollerde izleyeceğiz sizi?
Can Yaman:
Ben Ferit karakterini canlandırıyorum. Bir işadamı. Soğukkanlı, ciddi ve sert mizaçlı bir adam. Aklı fikri işinde. Asker disiplinine sahip. Sabah uyanacağı saatten akşam eve giriş saatine kadar her şeyi önceden belli. Düzen takıntısı var ve kurallarından asla taviz vermiyor. Ailesine de çok bağlı.

Özge Gürel: Ben de Nazlı’yı oynuyorum. Çok süreç odaklı bir karakter, galiba bu rolde en çok onu sevdim. Hedeflerini gerçekleştirmekten ziyade hayattan keyif almaya bakıyor. Gastronomi bölümünde yüksek lisans yapıyor. Uzakdoğu mutfağına meraklı ve bir Japon restoranı açma hayali kuruyor. Bunu da tek başına yapmak istiyor. Anı kaçırmıyor, çok eğleniyor. Böyle beni motive eden karakterleri oynamayı çok seviyorum. Çünkü beni de yükseltiyor, bana enerji veriyor.

Peki bu iki karakterin yolu nasıl kesişiyor?
Can Yaman: Ferit’in evinde her gün o gelmeden önce yemeğini yapan bir aşçı çalışıyor. Ama Ferit çok titiz ve mükemmeliyetçi olduğundan hiçbiriyle uzun süre çalışamıyor. Nazlı da geçinebilmek için iş arıyor ve yolları bu sayede kesişiyor. Nazlı, Ferit’in mutfağında çalışmaya başlıyor.

Özge Gürel: Ferit çok zor bir adam. Mutfağında bir bardağın yerinin değişmesini bile istemiyor. Bu yüzden tüm çalışanlarıyla arasında bir çatışma çıkıyor. Nazlı, bu durumla biraz oynamak, onun dünyasına el atmak istiyor. Oysa Ferit oyuna da kapalı bir karakter...

Nazlı, Ferit’in karakterini değiştirmeyi başarabilecek mi?
Özge Gürel: Bilmiyorum. Değiştirebilir de, değiştiremeyebilir de. Değiştirdiğinde mutlu olmayabilir de...

Can Yaman: Romantik komedilerde genelde erkek karakter kendini bozuyor. Önce çok ciddi başlıyor, sonrasında yumuşuyor. Ama bizim dizi tam romantik komedi değil. Dram tarafı da var. Göreceğiz neler olacağını, biz de bilmiyoruz.

AŞKSIZ OLMAZ!
Belli ki ikisi arasında bir aşk başlayacak. Nasıl bir ilişkileri olacak acaba?
Can Yaman: Aşk olacak tabii, aşksız olmaz.

Özge Gürel: Evet, bir etkileşim olacak ama ilişkilerinden çok bahsetmeyelim şimdi. (Gülüyor)

Adı nedeniyle Ferit’i Tarık Akan’ın canlandırdığı karakterle kıyaslayanlar olacaktır...
Can Yaman: Yeşilçam kafası yok burada. Tamamen tesadüf aynı isimde olmaları.

Peki Ferit’in sizinle benzer yanları var mı?
Can Yaman: Benimle hiçbir benzer tarafının olduğunu düşünmüyorum. Ne giyim kuşam ne de yemek anlamında. Ben onun gibi yemek seçmem. Sıkıntılı biri değilim.

Yemek yapmayı sever misiniz?
Can Yaman: Severim. Bu aralar yoğunluktan bir şey yapamıyorum ama. Vaktim olmuyor. Ayrıca ben çok misafirperverim. Ferit ise evine kimseyi davet etmiyor.

Özge Hanım, Nazlı ile sizin aranızdaki benzerlikleri sorsam?
Özge Gürel: Ben de Nazlı gibi yemek yapmayı ve yedirmeyi seviyorum. Hedef odaklı olmamayı, hayatı akışına bırakmayı da. Uzun vadeli hedeflerim ve planlarım yoktur. Ya da bir şeylere tutulmam. “Olmuyorsa başka bir şey olur” kafasındayım.

YAĞMUR HANIM HEP SETTE
“Dolunay”ın yapımcısı, Türkan Şoray’ın kızı Yağmur Ünal. Nasıl çalışmak onunla?
Can Yaman: Yağmur Hanım hep sette sağ olsun. Monitörün başında, işin içinde. Hep birlikteyiz. Fatih Aksoy da yapımcılarımızdan.

Bu vesileyle Türkan Şoray’la tanıştınız mı?
Özge Gürel: Hayır, henüz tanışamadık. İlk bölüm için çok çalışıyoruz. Ama desteğini biliyoruz.

BIRAKMAK İSTERSEM HAZIRDA MESLEĞİM VAR
Dizi dışında neler yapıyorsunuz?
Özge Gürel: Setten kalan boş vaktimi kafa yormayacak şeylerle değerlendiriyorum ben. Tek başıma ayaklarımı uzatıp kahve içmek beni dinlendiriyor mesela. Bir şeyler izleyip okumak da öyle. Ayrıca yeni yerler görmek de önemli.

Can Bey siz de avukatlık büronuz olduğunu söylediniz...
Can Yaman: Evet. Yeditepe Üniversitesi Hukuk bölümü mezunuyum. Bebek’teki ofisimde iki ortağım var. Filen işin içinde değilim ben ama. Her şeyi onlar yürütüyor, ben sonra onlarla konuşuyorum. Ama yarın öbür gün oyunculuğu bırakmak istersem, hazırda bir mesleğim var.

SİNEMAYA VAKİT YOK
Gündeminizde sinema filmi projesi var mı?
Özge Gürel: Mart ayında bir film çektim ben. Kasım ayında vizyona girecek. “İlk Öpücük” adı. Murat Yıldırım’la birlikte oynadık. İlk sinema filmim, heyecanla onu bekliyorum. Ama şu an yeni film teklifi gelse değerlendirecek durumda değilim.

Can Yaman: Ben de uzun zamandır dizi çektiğim için sinemaya vakit bulamıyorum. Teklifler geliyor ama boşluk bulamıyorum.

Kaynak: Hürriyet
Röportaj: Büşra BOZOK AYTEK
Fotoğraflar: Murat ŞAKA