Kaderimin Oyunu'nun yıldızı Karayel: Zilin çalmasını bekleyen öğrenci gibiyim

Kaderimin Oyunu'nun Asiye'si Öykü Karayel merak edilenleri anlattı.
Giriş Tarihi : 24.12.2021 - 11:47
Güncelleme Tarihi : 24.12.2021 - 11:47
Kaderimin Oyunu'nun yıldızı Karayel: Zilin çalmasını bekleyen öğrenci gibiyim

Dijital platformda sergilediği başarılı oyunculuğun ardından yeni dizisi Kaderimin Oyunu'nda Asiye olarak seyirci karşısına çıkan Öykü Karayel, hayat verdiği karakteri "Ne olursa olsun bu hayata kafa tutan biri ve bunda çocuklarının varlığı en büyük faktör. Çocukları ona hayatta kalma gücü veriyor" diye tanımlıyor. Merak edilenleri ntv.com.tr'ye anlatan Karayel, şarkıcı Can Bonomo ile evliliği ve anneliği hakkında da konuştu. 31 yaşındaki oyuncu, anneliği şu sözlerle anlatıyor: 'Roman' doğduktan sonra ilk kez setteyim ve tabii keyifle çalışsam da sette zilin çalmasını bekleyen lise öğrencisi gibiyim.

"HER KARAKTER HİKAYEYE ÇOK GÜÇLÜ ŞEKİLDE HİZMET EDİYOR"

Yeni diziniz Kaderimin Oyunu ile izleyici karşısına çıktınız. Projenin içine nasıl dahil oldunuz, rol arkadaşlarınız Sarp Apak ve Akın Akınözü ile daha önce çalışmış mıydınız, onlarla nasıl uyum sağladınız?

- Sarp çok yakın arkadaşım ama daha önce hiç çalışmamıştık. Akın’la da bu proje vesilesiyle tanıştım ve de çalışıyoruz. Hem Sarp ve Akın’la hem de daha önce birlikte çalıştığım veya arkadaşım olan, keyifle izlediğim diğer oyuncu arkadaşlarımla da bu projede bir araya gelmek beni gerçekten çok mutlu etti. Senaryoyu okuduğumda aslında Asiye’nin o derinlikli hikayesini daha ilk iki bölümden çok iyi verildiğini gördüm ve bununla beraber her karakterin çok güçlü şekilde hikayeye hizmet ettiği bir işte yer almak bu projeyi cazip kıldı. Yönetmenimiz Emre Kabakuşak’la da Asiye ve dizi üzerine buluşup konuşunca kendimi Kaderimin Oyunu’na dahil olmuş buldum.

"İÇİNDE ÖFKE BARINDIRIYOR"

Asiye, yıllar önce kendisini bir telefonla terk eden kocasıyla yıllar sonra nasıl bir ilişki kuracak?

- Tabii ki içinde çok öfke barındırıyor ona karşı. Çünkü durum salt terk etmek değil, terk edip bir de halihazırda var olan ailesini geride bırakıp yeni aile kurmak ve Asiye’ye yapamayacağını söylediği şeyin manevi yükünü başka bir aile kurarak yaşıyor. Bu Asiye ile Cemal’in arasındaki çatışmayı çok güçlü tutacak.

EN BÜYÜK SINAV

Çaresiz kaldığı için bir yalanın ortasına düşen ve o yalanı sürdürmek zorunda kalan Asiye, bu durumdan kurtulabilecek mi?

- Bence daha da derinlere gömülecek bu yalanın içinde. Ve bu yalanı sürdürürken de en büyük sınavını verecek. 

ASİYE HAYATA KAFA TUTUYOR

Terk edilmiş, kızı tacize uğramış, cinayetten aranan durumunda, parasız kalmış, kendisini terk eden erkeği yeni ailesiyle birlikte yıllar sonra yeniden karşısında bulmuş Asiye gibi bir kadına hayatta kalma gücü veren ne olabilir?

- Asiye ne olursa olsun bu hayata kafa tutan biri ve bunda çocuklarının varlığı en büyük faktör. Cemal’in de onları terk etmesiyle çocuklarının ailesi tek başına Asiye oluyor. Bu da tabii ona hayatta kalma gücü veriyor.

"HER GÜN ASLINDA SOKAKTA PEK ÇOK ASİYE İLE KARŞILAŞIYORUZ"

Asiye’ye hazırlanırken kimlerden ilham aldınız, ne kadar yakınınızdaki kişilerdi bunlar?

- Her gün aslında sokakta pek çok Asiye ile karşılaşıyoruz. Bununla birlikte bence sırf Türkiye’de değil, tüm dünyada coğrafyalara farklı olarak kadınlar Asiye ile empati kurabilecekleri, ortak his olarak adlandırabilecekleri pek çok şey yaşıyorlar. Bu nedenle spesifik birinden ilham almadım.

"RUHUMDAN ÜFLEMEYE ÇALIŞIYORUM"

Oynadığınız karakterde kendinizden bir parça var mı, hangi yönleri size benziyor, Asiye karşınızda olsa ona neler söylerdiniz?

- Asiye, senaristimizin ve yönetmenimizin hayal gücüyle çıkmış bir karakter ve ben de ona elimden geldiğince ruhumdan üflemeye çalışıyorum. Bu nedenle benzer yönler var diyemem. Asiye karşımda olsa gücüne, dirayetine hayran olduğumu ve saygı duyduğumu söylerdim.

Dizideki karakteriniz gibi çaresiz kalsaydınız sizin zorlukla başa çıkma yönteminiz ne olurdu?

- Hepimiz bu hayatta türlü zorluklarla karşılaşıyoruz. Ama gerçekten tüm bu durumlarda umudun olduğunu bilmek, kendine inanmak en paha biçilmez güç kaynağı bana göre.

Can Bonomo ile hayatınızı birleştirdiniz. İki yıldır mutlu bir birlikteliğiniz var. Biriniz şarkıcı biriniz oyuncu mesleki anlamda paylaşımlarınız ve destekleriniz oluyor mu, karar alırken birbirinize danışır mısınız?

- İkimiz de aynı alanda çalışmasak bile sonuçta bir hayatı birlikte paylaştığımız için tabii ki paylaşımlarımız ve de birbirimize danıştığımız anlar oluyor.

Annelik nasıl bir duygu, anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

- Roman doğduktan sonra ilk kez setteyim ve tabii keyifle çalışsam da zilin çalmasını bekleyen lise öğrencisi gibiyim sette. 

Yakın dönemde dijital platforma da bir iş yaptınız. Sizce televizyon ile dijitalde yayınlanan içerikler arasında artılar ve eksiler neler?

- Bu soru hep sorulur ama bence cevabı da sabit aslında; başı ve de sonunu bildiğiniz bir hikayenin parçası oluyorsunuz dijitalde. Önden hazırlık süreciniz çok daha uzun olabiliyor. Ve tabii dijitalin izleyicisi bir ücret ödeyerek o platformdan hizmet aldığı için nitelik anlamında işler çok daha çeşitli

Bir Başkadır dizisindeki Meryem karakteriyle aslında toplumun içinde olan Anadolu insanını oynayarak adeta arşa çıktınız, Meryem aslında kimdi?

- Meryem de tıpkı Asiye gibi sen sıkışık trafikte arabanın içinde eve yetişeceğin anı düşünürken yanından koşarak otobüs durağına koşan ve eve yetişeceği andan çok hayata nasıl yetişeceğini, ona nasıl ayak uyduracağını her saniye sorgulayan tüm kadınlar, hatta insanlar.

Kendinizi sosyal medyada ve Google'da aratır mısınız, yorumları takip ediyor musunuz, hakkınızda doğru bilinen yanlışlar var mıdır?

- Hakkımda doğru bilinen yanlış var mı bilmiyorum ama Google’da aratmadan ziyade tabii ki devamlı olmasa da oynadığım projeye dair yorumlara arada bakıyorum.

Son dönemdeki favori kitap, film, dizi ve şarkınız hangileri?

- Can’ın son şarkısını söyleyebilirim. Dizi kesinlikle ‘Succession’, kitap olarak maalesef yakın zamandan söylemem mümkün değil çünkü gerçekten vaktim olmuyor ama şu an ilk aklıma gelen Barış Bıçakçı’nın ‘Doğum Lekesi Gibi Bir Gülümseme’si. Film de Jane Campion’ın son filmi ‘The Power of the Dog’.