En ünlü savcı

En ünlü savcı
Giriş Tarihi : 08.04.2013 - 11:00
Güncelleme Tarihi : 08.04.2013 - 11:00
En ünlü savcı

Ne Ergenekon savcıları ne de bir başkası Türkiye'nin şu sıralar adından en çok söz ettiren savcısı, Behzat Ç. 'de 'Savcı Esra' rolünü üstlenen Canan Ergüder.

'Behzat Ç.' dizisindeki Esra rolünde size ne cazip geldi?

- 'Binbir Gece'den sonra hep kötü karakter teklifleri geldi. Bu yüzden bir buçuk yıl bana bir şeyler ifade edecek senaryoyu bekledim. Teklif alınca ne olursa olsun bu dizide yer almak istedim. Çünkü Esra kitapta olmayan bir karakter ki bu bana senaristlerle istediğimi yapma özgürlüğü verecekti. Ayrıca dizide insanların günlük hayattaki gibi konuşması da beni çekti. İzleyiciler bu tür şeylere aç, özgün işlerin sayısı az.

Argosu fazla olan bir dizi. Kadın olarak size rahatsızlık verdi mi?

- Yok, ben de rahat konuşan bir insanım. İnsanlar 'Çok küfür var' dediğinde 'Siz hangi dünyada yaşıyorsunuz?' diyorum, lan' kelimesini günde kaç kere duyuyoruz. Bunlar bizim içimizde var.

Dizide çok içki içildiğine dair yapılan eleştirilere ne diyeceksiniz?

- Afedersiniz ama içki içen bir toplumumuz var... Olmayan şeyleri mi, olan şeyleri mi görmek istiyorsunuz. Yeteri kadar gerçek olmayan şeyleri görmedik mi zaten?

Zorunluluğu olmadığı halde gündemdeki konular ve siyaseti de işliyorsunuz...

- Gündemde olan şeyleri işliyoruz. Neden devamlı zengin insanların yaşamları izlensin. Hatta, öyle hayatlar var mı merak ediyorum. Artık biraz gerçeklik görelim.

Role hazırlarınken hukuk stajı görmüşsünüz...

- Türkiye'nin hukuk sistemini bilmiyordum. Çekimler başlamadan önce hukuk danışmanımızdan ders aldım. Sonra Bakırköy Adliyesi'ne gittim. 110 savcıdan sadece biri kadındı ve o savcıyla konuşma fırsatım oldu. Savcı, "Bu işi yaparken asla kadınlığımı unutmadım, polislerle sistem gereği emir kipiyle konuşuyorum ama evimde bir anneyim" dedi. Bu benim için önemli bir ders oldu. Üç cinayet ve bir tecavüz davasına katıldım. Gerçek stajyerle yan yana oturdum. Bütün ortamı gözlemledim.

Kadınlar hep kibar erkek istediklerini söyler. Bu dizide yumruğunu masaya vuran erkeklerin beğenileceğini gösterdiniz mi?

- Gerçek bir ilişkiyi gösterdik. Tabii Behzat Ç. ile Esra ilişkisi benim için kabul edilemeyen bir ilişki tarzı olurdu.

Sizce Behzat'ın kadınlara çekici gelen yönü ne?

- Kaba saba bir adam olsa da savcıya hiçbir erkeğin göstermediği kadar ince davranabiliyor. Kadınlara gizemli geliyor. Hiçbir zaman elde edilemeyecek bir adam.

Erkek ağırlıklı bir sette kadın olarak onlarla nasıl başa çıkıyorsunuz?

 - Son 10 aydır erkek dünyası içinde yaşıyorum. Bana kadın haklarını savunduğum için "Mor Çatı Canan" diyorlar. Aile gibi olduk artık.

Aynı meslekte altınızda çalışan birine aşıksınız. Aynı iş ortamında iş ve aşk yürür mü?

 - İş ve aşk yürür. Ama sınırları belirlemek gerekir. Ben savcıyla başkomser ilişkisinin olmayacağını düşünürdüm ama araştırdım ve olduğunu gördüm.

Bir de çok konuşulan bir öpüşme sahneniz var. Neden sizin öpüşme sahneniz bu kadar beklendi?

- O sahnede sadece oyunculuk izlediniz. Öncesinde çok çalıştım. Matematiğini çözdüm. Karşımda ailesini tanıyıp sevdiğim bir insan vardı. Ona bir arkadaş olarak da güvendim. Erdal'la, sevgilim Tardu da arkadaş; bunlar güveni getirdi.

Peki arada yastık var söylentileri...

- Böyle şeylere girmek bana ucuz geliyor. Biz işimizi ciddiye alıyor, cıvımıyoruz.

 'Behzat Ç.' dizisinin savcısı Esra'yı canlandıran Canan Ergüder (34), ekrandan yansıdığının aksine son derece eğlenceli ve bir o kadar canayakın bir kadın. Son dönemde televizyon izleyicisinin en beklediği kavuşma ve öpüşme sahnesine imza attıktan sonra onunla 'Behzat Ç.'nin sırrını, erkek egemen bir sette yaşadıklarını konuşmak için biraraya geldik Tardu en büyük değerim Tardu Flordun'la ilişkimiz süper gidiyor. O benim canım, hayatımın en büyük değeri, onu çok seviyorum. İyi ki 'Binbir Gece'de tanıştık. Dışarıya pek çıkmıyoruz, ev kuşuyuz. Birlikte Playstation oynuyoruz. İstanbul'un gece hayatını dejenere buluyorum. Yılların taksi durakları bile paparazzilerle çalışıyor. Dışarıya çıktığımda eğlenmeden dönüyorum.

Neden arka arkaya kötü kadın karakterleri size teklif edildi? - Bu sektörde her şey aceleye geliyor. Yapımcılar oyunlara gidip yeni oyuncuları tanıyamıyor. Ya da sizi bir projede görüyor, "Kötü kadını süper oynuyor. İlla bu işte kötü olacak, hemen gelsin" diye düşünüyorlar. Ama böyle olmamalı.

Gerçekten kötülüğünüze inananlar çıktı mı?

- Tabii. Hatta 'Binbir Gece' döneminde "Seni öldürmek lazım" diyenler bile oldu.

Sarah Jessica Parker'a çok benziyorsunuz. Bunu başkalarından da duydunuz mu?

- Evet, benzetenler çok. New York'ta yolda dönüp tekrar bakan ve o zannedenler bile oluyordu. Tavrını sevdiğim bir kadın olduğu için sorun yok ama ben Canan'ım!

'ABD'de dört yıl garsonluk yaptım'

 Canan Ergüder, doğma büyüme İstanbullu. Babası siyasi bilimler profesörü ve Boğaziçi Üniversitesi eski rektörlerinden Üstün Ergüder. Daha küçük yaşlarda yeteneği olduğu için ailesinin yönlendirmesiyle baleye başladı. Uzun süre balerin olacağını düşündü ama vücudu çabuk gelişince baleden vazgeçti. Bu sırada lisede Don Kişot müzikalinin seçmelerine katildi, müzikalleri o kadar sevdi ki konservatuvara gitmeyi kafaya koydu ama ailesi tarafından ciddiye alınmadı. Baktı ailesini ikna edemeyecek, İstanbul Üniversitesi İngilizce bölümünü kazandı. Bir sene sonra da ABD'ye gitti; dört yıl sosyoloji ve tiyatro eğitimi gördü. Artık hayatmı ABD'de kurmaya karar vermişti. Mezuniyetten sonra oyunculuk üzerine master yaptı ardından garsonluk işine girdi. Çalışma izni olmadığı için oyunculuk konusunda zorlanıyordu. 26 yaşında ABD'de evlendi ve çalışma iznini aldıktan sonra para kazanmadığı tiyatro oyunları ve filmlerde oynadı. Bir yandan da garsonluğa devam etti. Artık kesin bir karar vermesi gerektiğini düşünürken bir müşteriyle yaşadığı problem yüzünden dört yıllık işini bıraktı. Bu arada ablası fotoğrafını Türkiye'de Ömer Faruk Sorak'a vermişti. Bir yıl sonra bir telefon aldı: "Ömer Faruk Sorak da bir ajansa iletmiş fotoğraflarını. Türkiye'ye geldiğim dönemde 'Bıçak Sırtı' dizisi için görüşmelere çağırıldım. Proje oyuncu kadrosu ve yönetmeniyle çok çekici geldi. Artık İstanbul'daydım. Bunu 'Binbir Gece' takip etti. Türkiye'ye gelmeyi düşünmezken birden burada da hayat olduğunu gördüm. ABD'den kopmaya başladım. Evliliğimi bitirdim. Diziden sonra Berkun Oya'dan 'Bayrak' oyunu için teklif aldım. Bu oyun bana Afife Jale ödülünü kazandırdı. Ve sonra 'Behzat Ç.' geldi."


Hürriyet